Kendinizi tanıyamadığınız an
Benzer Makaleler
Makaleleri okumaya devam edin:
Kendimizi neden bazen tanıyamayız?
Kimliğinizle yeniden nasıl bağ kurabilirsiniz
Bazen aynaya bakarsınız ve bir şey farklıdır. Yüz hatlarınızı tanırsınız. Gözlerinizi. Çene hattınızı. Dudaklarınızın kıvrımını. Ama yine de bu siz gibi gelmez.
Bu yabancılaşma, sanılandan çok daha yaygındır. Bir ameliyat sonrası olabilir. Büyük bir yaşam olayı sonrası. Ya da zamanla, eskiden olduğunuz kişi arka planda kaybolurken. Başkaları fark etmese bile siz içinizde hissedersiniz.
Kendi kimliğinizle bağınızı kaybetmek sarsıcıdır. Kendinize belki ilk kez şu soruları sorarsınız:
Şimdi kimim?
Neden artık kendim gibi hissetmiyorum?
Bu değişim ne zaman başladı?
Bazen bu, bedeninizdeki değişimlerle ilgilidir. Bazen hayatın sizi değiştirmesiyle.
Ama his aynı kalır:
Bir zamanlar olduğunuz kişiden uzaklaştınız.
Estefarya’da bu hikâyeleri sıkça duyuyoruz.
Sadece estetik operasyon geçirenlerden değil, boşanma, yaşlanma, hastalık, annelik ya da tükenmişlik gibi dönemlerden geçenlerden de.
Ve gördük ki:
Yeniden bağ kurmak mümkündür. Ama bunun için dürüstlük, sabır ve kendinize şefkat gerekir.
Eskisi gibi olmaya dönmek zorunda değilsiniz.
Çünkü belki o eski versiyon da yorgundu. Saklanıyordu. Başkalarını memnun etmeye çalışıyordu.
Bu, sadece eskiden nasıl göründüğünüzü değil, şimdi nasıl hissetmek istediğinizi yeniden keşfetme şansı.
Önce dinlemekle başlayın.
Dışarıdaki gürültüyü değil.
Sizi canlı, güvenli, güzel ve güçlü hissettiren iç sesinizi.
O ses hâlâ orada. Sizi bekliyor.
Yeniden bağ kurmak mükemmellik değildir.
Bu, varlığınızı hissetmektir.
Küçük ritüeller, netlik getiren sohbetler. Aynaya bakmak, yargılamak için değil – gerçekten görmek için.
Bu yolculuk geçmişe dönmekle ilgili değil.
Bu yolculuk kendinize dönmekle ilgili.